Türk Forum

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Türk Forum

Forumumuz tamamen türkiye foruma sahiptir ve her hakkı saklıdır


    Neden Allah'a iman etmeliyiz?

    dedektif
    dedektif
    Admin


    Mesaj Sayısı : 192
    Kayıt tarihi : 07/04/09

    Neden Allah'a iman etmeliyiz? Empty Neden Allah'a iman etmeliyiz?

    Mesaj  dedektif Cuma Nis. 24, 2009 7:31 pm

    Neden Allah'a iman etmeliyiz?

    İman, kişiyi bütün varlığın tek sahibi Allah’a muhatap kılması ve O’na bağlaması itibarıyla, insana huzur ve şeref veren büyük bir güç merkezidir.



    İman, insanı fizik âleminin dar, statik ve boğucu sınırlarından kurtarıp onu kendi dışındaki âlemlerle bütünleştiren, önünü aydınlatan bir ışık kaynağıdır. İman, kişiyi bütün varlığın tek sahibi Allah’a muhatap kılması ve O’na bağlaması itibarıyla, insana huzur ve şeref veren büyük bir güç merkezidir. İman sayesinde insan, Yaratıcısına bağlanır.

    Bu sayede insan, iman ile insanda görünen ilâhî sanatları ve Cenab-ı Hakk’ın isimlerinin nakışları itibarıyla kıymet kazanır. İnançsızlık ise o bağı koparır. İnsanın Rabb’iyle arasındaki bağ kopunca, Allah’ın insan üzerindeki sanatı gizlenir. Böyle bir insanın kıymeti sadece madde itibarıyla olur. Madde fani ve geçici olduğu için kıymeti hiç hükmündedir. Bunu şöyle bir misalle açıklayabiliriz:

    İKİ ÇEŞİT İMAN VARDIR
    İnsanların sanatı içinde maddenin kıymeti ile sanatın kıymeti ayrı ayrıdır. Bazen madde ile sanat birbirine eşit, bazen madde daha kıymetli, bazen de beş bin liralık demir gibi bir maddede beş milyon liralık sanat oluyor. Bazen madde itibarıyla beş bin lira eden antika bir sanat eseri milyonlarca liralık değerdedir. Böyle antika bir sanat eseri, antikacılar çarşısına götürülse, pek eski ve hünerli sanatkârına nispet ederek satışa sunulsa milyonlarca fiyata satılabilir. Eğer demirciler çarşısına gidilse, beş bin liralık bir demir fiyatına satılır. İşte insan, Cenab-ı Hakk’ın böyle antika bir sanatıdır. Nazik ve nazenin bir kudret mucizesidir. Allah insanı bütün isimlerinin tecellisine mazhar ve kâinatın küçük bir misali olarak yaratmıştır.

    Eğer iman nuru insana hâkim olup, üzerindeki bütün manalı nakışlar o ışıkla okunur. "Ben, Rabb’imin bir sanat eseriyim, mahlûkuyum. O’nun rahmet ve ikramına mazharım" gibi manalarla insandaki ilâhî sanatlar görünür. Böyle bir insanın kıymeti, o ilâhî sanata göre olur. İmanın kuvveti kişiden kişiye değişebilir. Bazı insanlar, dünyaya meydan okuyacak ölçüde çok güçlü bir imana sahiptirler.

    Bazı insanlar da vardır ki, iman sahibidir ama inandığı esaslara pamuk ipliği ile bağlıdır. O yüzden imanı, kuvvetlilik ve zayıflık bakımından ikiye ayırabiliriz:

    Taklidî iman, kişinin anne ve babasından, yetiştiği çevrenin telkiniyle meydana gelen ve âdeta İslam toplumunda doğup büyümüş olmasının tabii bir sonucu olarak gözüken imandır. Böyle bir iman sağlam değildir. Temeli zayıf bir bina gibi her an yıkılabilir, değişik şüphe ve vesveseler karşısında sarsıntıya uğrayabilir. Tahkikî iman, imana âit bütün meseleleri delilleriyle araştırıp kavramaya bağlı olan imandır. İşte aslolan iman budur. Çünkü iman sahibi bir insan, neye, niçin ve nasıl inandığının bilincinde olmalıdır.

    HAKİKİ İMAN İNSANA NE KAZANDIRIR?

    İnsan çok zayıf ve aciz bir varlıktır. Kendisinin veya başkalarının başına gelen musibetlerde çoğu zaman bir şey yapamaz. Bu musibetler, imansızları veya imanı zayıf olan kimseleri aşırı derecede sıkıntıya sokar, huzursuz eder. Fakat huzursuz olmakla elinden hiçbir şey gelmez. Tahkikî imanı elde eden bir mümin ise her şeyde İlâhî rahmetin izini, özünü görür. Her şeyde O’nun hikmetini, adaletinin güzelliğini müşahede eder, tam bir teslimiyet ve rıza ile Rabb’inden gelen musibetleri teslimiyetle karşılar.

    Hayatın zorlukları karşısında dirençli olur. Böyle kimseler, çeşitli musibetlere maruz kalanlara karşı Cenab-ı Hakk’ın merhametinden daha çok şefkat göstermez ki, elem ve azap çeksinler. Böylece sadece ahiret hayatında değil, dünya hayatını dahi saadet içerisinde geçirirler.
    Ayrıca tahkikî imanın insana kazandırdığı en mühim fayda, insanı nefsin ve şeytanın vesveselerine kapılmadan huzurlu bir şekilde kabre imanlı olarak götürmesidir. Bu şekilde insan hem bu dünya hem de öte dünya saadetini elde eder.

      Forum Saati Cuma Mayıs 17, 2024 4:43 am